[Nakarat]
Gittim, baş edemedim, kaldım, geçinemedik
Beni sevmeyi hiç denemedin, yalan değil
Lanet olsun kalbime, bi' türlü bitiremedim
Hayaline âşık oldum ben, sana değil
Gittim, baş edemedim, kaldım, geçinemedik
Beni sevmeyi hiç denemedin, yalan değil
Lanet olsun kalbime, bi' türlü bitiremedim
Hayaline âşık oldum ben, sana değil
[Köprü]
Yalan değil
[Bölüm]
Sana baktığımda zaman kısa sürerdi
Bütün yıldızlar hеp senin için kayardı
Seni bulmam için fısıldaman yetеrdi
Ner'de olursan ol ben sesini duyardım
Uyardım, seni çok uyardım, of
Uyardım, seni çok uyardım, of
Yalan mı, her şeyi mi yalanmış? Of
Ben mağdur olandım, of
[Nakarat]
Gittim, baş edemedim, kaldım, geçinemedik
Beni sevmeyi hiç denemedin, yalan değil
Lanet olsun kalbime, bi' türlü bitiremedim
Hayaline âşık oldum ben, sana değil
Gittim, baş edemedim, kaldım, geçinemedik
Beni sevmeyi hiç denemedin, yalan değil
Lanet olsun kalbime, bi' türlü bitiremedim
Hayaline âşık oldum ben, sana değil
[Çıkış]
Gittim, baş edemedim
Beni sevmeyi hiç denemedin
Lanet olsun kalbime
Hayaline âşık oldum ben, sana değil
İnceleme, görüşler, yorumlar Blok3 - SEVMEYİ DENEMEDİN
BLOK3'ün "SEVMEYİ DENEMEDİN" parçası, duygulara tam anlamıyla daldırılmış bir lirik ve apaçık hissedilen duygularla, yürekten gelen mesajlarla dolu yeni bir tarz. Bu şarkı, karşılıksız aşk acısını en az bir kez yaşamış herkesin yüreğinde yankı buluyor. Şarkının ana teması, ulaşılamayan, her yönüyle ütopya sayılacak bir ilişki imgesine duyulan özlem. Yerine başkasının geçtiğini kabullenmenin getirdiği acı, tüm sözlere işlenmiş durumda, "Hayaline aşık oldum ben sana değil" cümlesi ise hayali düşlerin zihni nasıl esir alabildiğini vurguluyor. Bu ifade, söylenen her şeye bir anlam kazandırıyor ve aşk dramını, her dinleyicinin kendi üstüne aldığı kişisel bir trajediye dönüştürüyor. Sözler ikinci kişiye seslendiğinde bile o kadar samimi ki, sonucun ne olduğu önemsiz kalıyor; önemli olan, geride kalan hislerin ta kendisi.
BLOK3, minimalist ama dikkat çeken bir altyapı kullanarak düşünceleri belirginleştiriyor, onları kaybolmayacak ama müziği de gölgede bırakmayacak şekilde çerçeveliyor. Sanatçının sesi sanki acısıyla diyaloğa giriyor gibi; tempo, her dizeye odaklanmaya yardımcı olurken, şarkı, dinleyiciyi uzun bir içsel yolculuğa çıkarıyor — her şeyin aslında kendi hayal ürünü olduğunu fark etmenin ağırlığını taşıyor. Burada her kelime yalnızca bir dize değil, geçmişin parlak günleriyle acı gerçeklik arasında savrulan ruhun bir nefesi gibi. Şarkı, insanın bırakmanın zorluğundan bahsettiği, derinlerde bir yerde durdurulamayan bir özlemin barındığını hissettiriyor. Bu basit kelimelerle duyguları öylesine ustaca aktarıyor ki, dinleyici her şeyi sanki kendiymiş gibi hissediyor. Parça, bir aşk ilanı olduğu kadar hüzünlü bir vedayı da andırıyor, ardında derin bir iz bırakıyor.
Sosyal medyada parçaya dair genel atmosfer, her dinleyicinin kişisel dramatik anlarını yeniden yaşadığı tam anlamıyla bir duygu fırtınasını yansıtıyor. İnsanların hisleri, liriklerle ve melodilerle öyle bir rezonansa giriyor ki, yorumları mutsuz aşk, gerçekleşmeyen umutlar ve acı dolu hatıralar üzerine minik hikayelere dönüşüyor. Burada romantik bir melankoli hâkim; sanki her yorum, geçmişte kalmış bir eski sevgiliye yazılan bir mektup gibi. Birçok kişi, şarkının duygularının çevirmeni olduğundan bahsediyor; başka biri ise bağlılığının aslında boşuna olduğunu fark ettiğinde yaşadığı hayal kırıklığını anlatıyor. Bu durum, adeta toplu bir ruhun çığlığı gibi; her bir dinleyici burada teselli arıyor, kelimelerle anlatılması zor olan hisleri ifade etmenin yollarını bulmaya çalışıyor.
13 Eylül 2024