Farazi V Kayra, Type Wheel , Ağaçkakan - Cenaze III: Merhumun Çalıntı Gölgesi Şarkı sözleri (lyrics)
[Farazi V Kayra, Type Wheel , Ağaçkakan - Cenaze III: Merhumun Çalıntı Gölgesi Şarkı sözleri lyrics]
Önünde bağdaş kurup sırra
Kadem basan kumandayı
Kıyafeti yanımdan kurtaran akut
Görmezden gelir beni üstüm mandalin kabuk
Bileklerime kan biriktiren Casio’dan
Durum raporu geciktin
Oysa ben kapı kolundan bir işaret beklemiştim
Koli bantlarıyla mühendis
İnsanı bezdirir bir akşamüstü
Gazetelerde havadis
Öyle sanma hem hayat bu belli olmaz
Ben bu restoranda karşılaştım
Bahşiş yerine on'la
Merhumun yüzü biraz Ankara gündüzüydü
Dokuz beş nizami tiyatro elbette zorla
Ben bu şehre en vefasız oldum
Rast gelince eski dostların hep adını sordum
Bileklerime kan biriktiren Casio’dan
Durum raporu geciktin
Bir dak'ka sonrasında unutmuştum öfkeliydim
Çınar dibinde süslenen mezarda kalabalık
Bi' bit'se rahat etsem sürem yoktu merhabalık
Kâh sol omzumda kâh bir ahbabın
Çakmak cebinde dörde katlanmış para
Çınar dibinde süslenen mezarda kalabalık
Bi' bit'se rahat etsem sürem yoktu merhabalık
Kâh sol omzumda kâh bir ahbabın
Çakmak cebinde dörde katlanmış para
Neden bıçak konulur ölülerin de karnına?
Öyle pireli yorganım ki yaksalar da kızmam
Gömleğim de kravatım da dak'ka başı sayıklar
Bazı akşam elbet ölürken de konuşur insan
Yüzümde beş belalı gölgelerle sızmak
Üstelik de bunu yaparken rüya kanatmak
Demek bi' akşam kim demiş ki on yaz önce
Karşılaştık tüm çalıntı gölgelerde
Bu laflar hep terane sırf lakırtıdır beyim
Asıl bir şey diyeyim ki uykularda gelmeyin
Oysa bomboş evlerin salonlarında
Muşamba örtülerle kaplı kirli sofralarda
Geldiler paketler elde bıçaklar karında
Korkağım bundan isterim ki gelmesin gece
Çıkmasın şu bardak ortaya çünkü
Merhumun çalıntı gölgesi bu evde hala
Çınar dibinde süslenen mezarda kalabalık
Bi' bit'se rahat etsem sürem yoktu merhabalık
Kâh sol omzumda kâh bir ahbabın
Çakmak cebinde dörde katlanmış para
Çınar dibinde süslenen mezarda kalabalık
Bi' bit'se rahat etsem sürem yoktu merhabalık
Kâh sol omzumda kâh bir ahbabın
Çakmak cebinde dörde katlanmış para
Pek düşündüm korkulardan uzak bir yer var mı?
Kangrenli ventriküllerin tam ortasında
Öyle görünmezdim orada öyle tam takır
Güz yağdı kirpiklerime Eylülün tam ortasında
Vurdum kafayı yattım saat bir değilken
Gördüklerim rüyamın tam tabiri değilken
Bilmiyorum niçin yaptığımı durduk yere
Neden kurtardım bu kenti ben fatihi değilken?
Neyse ne bir çirkin aynadan
Bir fayda yok sana
Dışarıdan bakan adam bakar bir bok sanır
Aklım kabul etmeyip tüm tahliliyle yok sayar
Ben istisnayım kör talihiyle noksana
Çünkü ten rengim eflatun kum tanesi
Cehennemin sınır kapısından cennete düşüyorum
Kuzey kutbu mevsimini sürme
Yaptığın şu gözlerinle
Öyle bakma aynaya üşüyorum
Çınar dibinde süslenen mezarda kalabalık
Bi' bit'se rahat etsem sürem yoktu merhabalık
Kâh sol omzumda kâh bir ahbabın
Çakmak cebinde dörde katlanmış para
Çınar dibinde süslenen mezarda kalabalık
Bi' bit'se rahat etsem sürem yoktu merhabalık
Kâh sol omzumda kâh bir ahbabın
Çakmak cebinde dörde katlanmış para